Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde güvenlik görevlileri ile sağlık personelleri arasında yaşanan tartışma sırasında güvenlik görevlilerinin sağlık personellerini darp ettiğini belirten Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mardin Şubesi, protesto eylemi gerçekleştirdi. Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan açıklamaya çok sayıda sağlık çalışanı katıldı. Açıklama metnini SES Mardin Şubesi Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi iş yeri temsilcisi Zeynep Altındağ okudu. Altındağ açıklamasında "Bilinmelidir ki; şiddet olayları salt kişilerin, unvanları, cinsiyetleri, aidiyetleri veya benzer sıfatları ile açıklanamaz. Ülkenin tüm sistemlerinde olduğu gibi sağlık sisteminde de şiddet kanunlar yoluyla bir zemine oturtuluyor, cezasızlık politikaları nedeniyle şiddet adeta teşvik ediliyor" vurgusunda bulundu. Açıklamanın tamamı şu şekilde; "Değerli sağlık emekçileri ve bugün bize güç veren katkı sunan tüm mücadele arkadaşlarımız. Kaliteli sağlık hizmeti sunumu insan yaşamı için olmazsa olmazdır. Çok yakın tarihte yaşadığımız ve etkileri devam eden pandemi, sağlık emekçilerinin arz ettiği önemi daha da belirginleştirmiştir. Yüksek riskli ortamlarda çalışan sağlık emekçilerinin fiziksel ve mental sağlıklarının korunması hayati öneme sahiptir. Temel hak ve özgürlüklerden olan yaşam hakkının güvence altına alınabilmesi, ancak sağlık emekçilerinin işlerini yeterli istihdam ve güvenli çalışma ortamlarda yapabilmesiyle mümkün olacaktır. Dolayısıyla kamu özel ayırmaksızın sağlık iş kolunda alınan kararlar kişisel çıkarlar göz önünde bulundurularak değil halk sağlığı ve çalışan sağlığı göz önünde bulundurularak alınmalıdır. Çalıştığımız ortamlar hizmet üretmeye gayret ettiğimiz ve daha kaliteli bir sağlık hizmeti nasıl vereceğimiz konusunda emek verdiğimiz çaba harcadığımız anlarda yönetimsel problemlerle mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Ne yazık ki uzun süre devam eden ve her platformda her eylem alanında dile getirmeye çalıştığımız yanlış sağlık politikalarının bir sonucu olarak karşımıza çıkan temel problemlerden biri de güvenlik zafiyetleridir. Bu zafiyetlerin sebep olduğu ve birçok sağlık emekçisinin hayatına mal olan sağlık emekçilerine yönelik şiddete ne yazık ki bir yenisi daha eklendi. YAŞAMAK, YAŞATMAK İSTİYORUZ! 23.03.2024 tarihinde Mardin Eğitim ve Araştırma hastanesi yoğun bakım servisinde kurallar gereği güvenlik eşliğinde her gün gerçekleştirilen hasta ziyaretleri, o gün güvenlik şefi görevini keyfi olarak yerine getirmek istememesi üzerine tartışma çıkartmış serviste çalışan sağlık emekçilerine sözlü şiddet uygulayıp hatta fiziksel şiddete yeltenmeye çalışmıştır. Bugün çalışma ortamlarımızda bizim güvenliğimizden sorumlu güvenlikler ironiktir ki o gün rolleri değiştirmeyi tercih edip servis çalışanlarına saldırmış ve araya giren hasta yakınları kavgayı ayırmaya çalışmıştır. Hasta yakınları serviste çalışan sağlık emekçilerini güvenlikçilere karşı korumuştur. Yaşanan olay sırasında servisin enfeksiyon kuralları ihlal edilmiş, hasta tedavi ve bakımları aksamış, hasta mahremiyeti hiçe sayılmıştır. Olay yaşandıktan sonra serviste çalışan sağlık emekçileri arkadaşlarımız yaşanan bunca olaya rağmen görev yerlerini terk etmemiş kutsal gördükleri bu görevi hiçbir güvenlik önlemi olmadan sabaha kadar sürdürmüştür. Ne tesadüftür ki yaşanan olay sosyal medyaya yansıdıktan sonra hastane yönetimi servise gelmeyi saatler sonra akıl etmiştir. Sırtını siyasi yerlere yasladıktan sonra kanun nizam tanımadan kendinde istediğini yapmayı hak gören bu güruh zihniyet, liyakatsiz yöneticilerin torpille atadıkları eğitimsiz, vasıfsız kişiler yüzünden bugün can güvenliğimizin hiç olmadığı bir noktadayız. Bu olay ilk değil son da olmayacak. Bu halde olmamıza sebep olan çürük ve tamamen şovenizme bağlı korumayan politikalarınız yüzünden şiddet olayları ya üstü kapatılıp cezasız bırakılıyor ya da kısa süreli göstermelik cezalarla geçiştiriliyor. Bugün sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikası üstü örtülmeye çalışılan her olayı sahalarda bangır bangır duyurmak için burada. Çünkü sizden de, atadığınız kabadayı adamlarınızdan da korkmuyoruz. CEZASIZLIK POLİTİKALARI Hiçbir emek harcamadan birtakım siyasi kimliklerin referanslarıyla işe alınan, bu nedenle hem arkasındaki güçlere güvenen, hem de sistemin dayattığı tüm kirli işleri layıkıyla yerine getirmeye çalışan hiç kimseyi iş yerlerimizde istemiyoruz. Sendikal mücadelemizde uzun süredir karşı çıktığımız, sağlık bakanlığına ve siyasi iktidara tüm platformlarda uyarılarda bulunduğumuz ve is barışımız bozan sağlıkta dönüşüm, performans, liyakatsiz istihdam vb. politikaların geldiğimiz süreçte yaşanan şiddetin ve is barışının bozulmasının esas sebebi olduğuna yönelik itirazlarımızın ne kadar hâkli olduğunu Mardin Eğitim ve Araştırmada yaşanan şiddet olayında bir kez daha haklılığımızı gözler önüne sermiştir. Bilinmelidir ki; şiddet olayları salt kişilerin, unvanları, cinsiyetleri, aidiyetleri veya benzer sıfatları ile açıklanamaz. Ülkenin tüm sistemlerinde olduğu gibi sağlık sisteminde de şiddet kanunlar yoluyla bir zemine oturtuluyor, cezasızlık politikaları nedeniyle şiddet adeta teşvik ediliyor. Şiddete başvuranların genellikle belli bir feodal referansı olan ve sisteme hizmet eden erkeklerden oluşması da bizim yanılmadığımızın göstergesidir. Çünkü bu şiddeti üreten sistemin karakteri erkek egemen, feodal ve sermaye yanlısı emek düşmanlığıdır. Bugün haykırdığımız sloganlarımızı da bu şiddete yönelen kişiler nezdinde kurum yöneticilerine, sağlık sistemi yürütücülerine ve sermayeye hizmet etmek için şiddete göz yuman, saldırganı koruyan veya teşvik eden tüm sistem aparatlarınadır. Ve bir kez daha diyoruz ki sağlıkta şiddete asla göz yummuyoruz. Emek üretirken ölmek istemiyoruz. Buradayız, korkmuyoruz, gitmiyoruz." Haber: Bayram Kerimoğlu
Okumaya devam et...
Okumaya devam et...